—————
Karanlığa yas tutulduğu…
Terör örgütlerine en tepeden övgü düzüldüğü can sıkıcı günlerden geçiyoruz!
Tuhaf mı tuhaf…
Devletlerin en üst yöneticilerine bir suikastler süreci başla(tıl)dı…
Önce Avrupa…
Şimdi de Asya’ ya uzanan bir Uluslararası boyutlu “bağırsak temizleme” operasyonu ile mi karşı karşıyayız yoksa?
Ya Türkiye?
Bu kasırga ülkemizi pas mı geçer, bilmiyorum?
Bildiğim…
Hep öncesinde gördüğüm, “baharı” ile, “projesi” ile de hiç öyle olmadığı, bir şeylerin sürekli olarak bir biçimde Türkiye’nin de bulaştırıldığı garip bir süreçten geçiyoruz sanki ..
Bir yanda ise ciddi bir ekonomik kriz sürüyor…
Halk kuru ekmeğe muhtaç hâle geldi…
Gençlik yurtdışına kapak atma derdinde…
Siyaset esnafının ise gündemi başka!
İktidarda, muhalefet de başka gündemlerin peşinde!
Oysa…
İşsizliğin de…
Pahalılığında…
En önemli sebepleri…
(elbette talan ve yağmadan sonra) İstilacı meselesi!
Ama tüm siyaset üç maymunu oynuyor!
Baksanıza…
Ümit Özdağ bile susturuldu bu konuda!
Hayret!
Bakın…
13 milyon yabancı için…
Ne üretim…
Ne de istihdam mevcut!
Ana Muhalefet başta, tüm iktidar karşıtları görmüyor mu bu somut gerçeği sizce?
Görüyorlar görmesine de…
Ah o “bagajlar olmasa!
Sahi…
Ülkemizin, açık alan “istilacı” arazisi haline getirilmesi için ne türden bir takım anlaşmalar yapıldı?
ABD ve AB ülkelerine ne türden sözler verildi, bileniniz var mı?
Yok!
Koli basili kaplı bir denizde çırpınıyoruz gibi bir duygu ile kaplı yüreğim…
Her an enfekte olmaya ve musalla taşına
gönüllü yatmaya hazır yaşayan
ölüler olduk!
Artık…
Değersizliği değer bellemiş milyonlarca türdeş dolaşıyor sokaklarda…
Ne hazin…
Ötesi…
Ne mide bulandırıcı ve kusulası bir durum!
Dahası…
Bir başka konu işte..
Bu ülke…
Gazetecilerin en çok òldürüldüğu ve hapse atıldığı bir yurt haline geldi…
Bir gazeteci niçin öldürülür ve hapse atılır, hepiniz biliyorsunuz…
Gerçeğin…
Yalnızca GERÇEĞİN toplumla buluşmasının önünü kesmek için!
Biz bu tür gazetecilğe namuslu gazetecilik diyoruz!
Ya bundan nasibini almayıp…
Kendi kirli “İZ”ini yaratıp, onun peşinde koşanlar?
“…İZİMLE” gelip…
Paranın İzini takip ederek şantaj tefrikacılığıyla buluşanlar?
Bunlar gazeteci mi sahi?
Gözler önünde adeta bir BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI…
Sözde bir medya gurubu eliyle…
Mart seçiminden bu yana tehdit ve şantaja maruz bırakılırken…
EY GAZETECİLER CEMİYETİ Neredesiniz?
İzmir…
Türkiye’nin 3. Büyük şehiri olarak…
Kendi saygınlığını ayaklar altına alınmasına göz yumarsa…
Dışarıda ki niye saygı duysun ki?
Önce ki Belediye Başkanı tarafından mamalanan ama şu an görevde bulunan BAŞKAN tarafından da maması kesilen bir matbuat patronun bu davranışı… Sizde hiç mi rahatsızlık yaratmıyor?
Sayın TUGAY…
Bu “İZ”i fail-i meçhul matbuatta…
Bir gün..
SİZİN övülmeye…
Üzerinize..
Vıcık vıcık yağ serpıştirilmeye başlandığını görürsek eğer…
O zaman anlarız ki…
Siz de teslim olmuşsunuz demektir bu şantajcı güruha…
Ama…
Teslim olmayıp direndiğiniz her dakika…
TEMİZ MEDYA adına yanınızdayım bilesiniz!…