Hindistan kökenli kanser araştırmacısı Shyamala Gopalan ve Jamaika kökenli ekonomist Donald Harris’in kızı Kamala Devi Harris, 20 Ekim 1964’te Oakland, Kaliforniya’da doğdu. 1986’da Howard Üniversitesi’nden siyaset bilimi ve ekonomi, 1989’da California Üniversitesi, Hastings Hukuk Fakültesi’nden hukuk diploması aldı.
Harris, hukuk kariyerine Alameda County Bölge Savcılığı’nda başladı. 2004’te San Francisco Bölge Savcısı olarak, uyuşturucu suçlarından hüküm giyenlere eğitim ve iş fırsatları sunan programlar geliştirdi. 2010’da Kaliforniya’nın ilk kadın ve ilk Afrikalı-Amerikalı başsavcısı oldu, ipotek krizinden etkilenenlere 20 milyar dolar tazminat sağladı ve insan ticaretiyle mücadelede önemli adımlar attı.
Siyasete girişi, 2016’da Kaliforniya’dan ABD Senatosu’na seçilmesiyle gerçekleşti. Senatör olarak, Yüksek Mahkeme adaylarına yönelik sert sorgulamaları ve sosyal adalet konularındaki çalışmalarıyla tanındı. Joe Biden ile ilk tanışması, senatörlük döneminde çeşitli kongre oturumlarında gerçekleşti. Harris, Biden’ın başkanlık kampanyasında güçlü bir destekçi olarak öne çıktı.
2020’de Demokrat Parti’nin başkan yardımcısı adayı olarak seçildi ve Joe Biden ile birlikte seçimi kazandı. Harris, ABD’nin ilk kadın, ilk siyah ve ilk Güney Asyalı başkan yardımcısı oldu. Başkan Yardımcısı olarak, kadın hakları, silah kontrolü, iklim değişikliği gibi konularda önemli çalışmalar yaptı. Altyapı yatırımlarında 1 trilyon dolarlık tasarının kabul edilmesini sağladı, insülin fiyatlarını düşürdü ve Enflasyon Azaltma Yasası’nın kabulü için kritik oy kullandı. Ketanji Brown Jackson’ın Yüksek Mahkeme’ye atanmasını destekledi.
Harris, polis reformlarında daha radikal değişiklikler ve ceza adaletinde derinlemesine reformlar savunurken, Biden daha ılımlı bir yaklaşım sergiledi. İklim kriziyle mücadelede Harris, fosil yakıtları hızla azaltmayı ve yenilenebilir enerjiyi artırmayı desteklerken, Biden daha aşamalı bir geçiş önerdi. Göçmenler hakkında Harris, sınır dışı edilmelere karşı daha insancıl yaklaşımlar savunurken, Biden ise sınır güvenliğine vurgu yaptı.
Harris, Çin, Türkiye ve Hindistan’a karşı insan hakları ihlallerine daha eleştirel yaklaştı; “Çin’in Uygurlara yönelik zulmü kabul edilemez” diyerek sert yaptırımları savundu. Türkiye hakkında, “Erdoğan’ın otoriter rejimi, insan hakları ve demokratik değerlerle bağdaşmıyor” sözleriyle net eleştirilerde bulundu. Rusya ve Ukrayna konusunda Harris, “Rusya’nın saldırganlığına karşı durmalı ve Ukrayna’yı güçlü şekilde desteklemeliyiz” diye çağrılar yaptı. İsrail-Gazze çatışmasında, “Filistinlilerin de eşit haklara sahip olması gerekir” ifadesiyle Filistin haklarına vurgu yaptı.
Kamala Harris’e yönelik muhalif eleştiriler, birkaç alanda yoğunlaştı. Ceza adaleti reformlarında yeterince ilerici olmamakla eleştirildi; örneğin, San Francisco Bölge Savcısı iken, Harris’in, Kevin Cooper’ın idam cezasını gözden geçirmeyi reddetmesi büyük tepki çekmişti. Sağlık politikalarında evrensel sağlık sigortası yerine ılımlı çözümler sunması da eleştirildi; Harris, başlangıçta “Medicare for All”u desteklemiş, ancak daha sonra bu pozisyonundan geri adım atmıştı. Dış politikada, Harris’in İsrail’e verdiği destek tepki çekti; 2018’de Gazze’de yaşanan çatışmalarda İsrail’in eylemlerini kınamamıştı. Ekonomik politikalarında, büyük şirketlere karşı yeterince sert olmamakla suçlandı; büyük bankalarla anlaşmalara varması, ekonomik adaleti sağlamada yetersiz bulundu. Göçmen haklarına yönelik politikalarında ise, özellikle başsavcı olarak görev yaparken, sınır dışı etme politikalarını sürdürmesi eleştirildi.
Kamala Harris, ABD’nin çıkarlarını savunurken beri taraftan “Kadınların kendi bedenleri üzerinde tam kontrole sahip olmaları gerekir” diyerek kürtaj haklarını savundu. “Eşitlik Yasası’nı geçirmeliyiz” çağrısıyla eşcinsel evliliği ve trans haklarını destekledi. ABD’nin uluslararası ilişkilerdeki agresif tutumlarına rağmen, “Nükleer silahsızlanma için uluslararası işbirliği şart” diyerek silahsızlanma çabalarına vurgu yaptı.
Kamala Harris’in en önemli vaatleri sosyal adalet reformları, iklim değişikliğiyle mücadele, sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi ve kadın haklarının güçlendirilmesiydi.
Başkan adaylığı konuşuluyordu ve Harris, Joe Biden tarafından başkan yardımcısı adayı olarak seçildiğinde bu haber geniş yankı uyandırdı. Harris, bu gelişmeyi büyük bir onur ve sorumluluk olarak nitelendirdi. Adaylığı hakkında, “Bu anı, annemin ve tüm güçlü kadınların mücadelesini temsil ediyor” dedi. Başkan adaylığı, Demokrat Parti içinde geniş bir destek buldu. Harris’e destek verenler arasında Barack Obama X hesabından: “Kamala Harris, bu göreve tamamen hazır ve yetkin bir liderdir” diye yazdı. Hillary Clinton ve Bernie Sanders gibi önemli isimler de Harris’i destekledi. Ayrıca, kadın hakları ve sivil haklar örgütleri de Harris’in yanında saf tuttu.
Amerikan sosyalistler Harris’in adaylığına yeterince ilerici olmadığı gerekçesiyle karşı çıkarken bazı muhafazakarlar ve Trump destekçileri, Harris’in politikalarını aşırı sol diye nitelendirdiler. Trump cephesi, Harris’in başkan yardımcısı adaylığını, Biden’ın radikal sol politikaları benimseyeceğinin bir göstergesi olarak ele aldı ve bu doğrultuda eleştiriler yaptı. Trump, Harris’in adaylığı hakkında “Kamala Harris, en solcu senatörlerden biridir ve ülkemiz için bir felaket olur” demişti.
Harris’in adaylığı dünyanın çeşitli ülkelerinde genellikle olumlu karşılandı. Kadınların siyasette daha fazla temsil edilmesi gerektiğine dair olumlu bir örnek olarak görüldü. Avrupa ülkeleri ve Kanada, Harris’in adaylığını ilerici bir adım olarak değerlendirdi. Kanada Başbakanı Justin Trudeau, “Kamala Harris’in adaylığı, kadınların liderlik pozisyonlarında daha fazla yer alması için ilham verici bir adımdır” dedi. Ancak, bazı ülkeler, özellikle Çin ve Rusya gibi ABD ile gergin ilişkileri olan ülkeler, Harris’in sert dış politika duruşu nedeniyle temkinli bir tutum sergiledi. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, “Harris’in adaylığı, ABD’nin Çin’e karşı daha agresif bir politika benimseyebileceğinin işareti olabilir” sözleriyle endişelerini belirtti.
Kamala Harris, kendisine 1968’de Kongre’ye seçilen ilk siyah kadın ve 1972’de başkan adayı olan ilk siyah Amerikalı kadın olan Shirley Chisholm’u örnek alır. Harris, “Shirley Chisholm’un izinden gitmek ve onun cesaretini örnek almak benim için büyük bir onurdur” demişti. Chisholm’un “unbought and unbossed” (satın alınamaz ve yönetilemez) sloganını benimseyerek, bağımsız ve güçlü bir lider olma yolunda ilerlemektedir.
Harris, güçlü bir konuşmacı ve deneyimli bir siyasetçi olarak, özellikle kadınlar, azınlıklar ve genç seçmenler arasında geniş bir destek tabanına sahip. Ancak, Trump’ın güçlü bir tabanı ve etkili bir kampanya stratejisi var. Harris’in kazanma şansı, özellikle seçmen katılımı ve Demokrat Parti’nin birliğine bağlı olacaktır. Genel olarak, Harris’in başkan yardımcılığı dönemi, kendisine birçok destekçi kazandırmış olsa da, Trump gibi güçlü bir rakip karşısında başarı sağlamak için stratejik ve etkili bir kampanya yürütmesi gerekecek.
Kaynakça
https://www.cnn.com/2020/08/11/politics/kamala-harris-womens-rights/index.html
https://www.hrc.org/news/hrc-endorses-kamala-harris-for-vice-president-of-the-united-states
https://www.theguardian.com/us-news/2020/oct/07/kamala-harris-mike-pence-debate-climate-crisis
https://www.theguardian.com/us-news/2019/jan/21/kamala-harris-2020-presidential-campaign-criminal-justice-record
https://jacobinmag.com/2020/08/kamala-harris-biden-vice-president-2020
https://theintercept.com/2020/08/12/kamala-harris-joe-biden-2020-election/
https://www.nytimes.com/2020/08/11/us/politics/kamala-harris-biden-issues.html
https://www.washingtonpost.com/politics/2020/08/11/where-joe-biden-kamala-harris-disagree/
https://www.reuters.com/article/us-usa-election-harris-turkey-idUSKBN26X2J3
https://www.britannica.com/biography/Kamala-Harris
https://www.whitehouse.gov/administration/vice-president-harris/
https://en.wikipedia.org/wiki/Electoral_history_of_Kamala_Harris
https://www.theguardian.com/us-news/2019/jan/21/kamala-harris-2020-presidential-campaign-shirley-chisholm
https://www.cnn.com/2020/01/21/politics/kamala-harris-shirley-chisholm/index.html