5
Trans Sibirya grubundan Nilgün’ün gözünden bugün.
Baykal Gölü Tekne gezisi sonrası Göl kıyısında öğle yemeği aldık. Balık çorbası, balık ızgara yanına iki tek votka aldım. Votka- limon, ya da portakal seçeneği bunlarda yok. Fransızların şarap içmesi gibi yemeğin yanında yudum yudum sek içiyorlar. Daha sonra pazar yeri ve Baykal müzesini gezdik, akşam oldu. Akşam yemeği otelde yedik. Dışarıda biraz dolaşıp otele geldik.
Yarın sabah kahvaltı sonrası bavullarımızla birlikte otelden ayrılacağız. Bavullar arabada olacak. Şehri gezeceğiz, alış veriş yapmak isteyenler yapacak.
Yarın gece Rusya’dan ayrılacağız. Başka bir ülkeye Moğolistan’a geçeceğiz. Bir saatlik uçak yolculuğu ile Ulanbatur daki otelimize varacağız.
Rusya’dan aldığım telefon kartım yarın gece son bulacak. İnternete bağlanmak wi-fi olan yerde mümkün olacak. Yada Moğolistan da geçerli sim kart almak mümkün olursa iletişime açık olacağım.
Arkadaşlardan gelen sorulara cevap vermeye çalışıyorum. Şimdiye kadar benimde merak ettiğim her konuyu yazmaya çalışıyorum. Yürürken, otobüste, her noktada sıcağı sıcağına yazmaya çalışıyorum. Fotoğraf seçimi, yazım ve imla hataları hoş görüle. Gözlemlerimi fotoğraf ve yazı ile anlatmamı isteyen arkadaşlar bana güç ve cesaret veriyorlar.
Rusya için genel gözlemim. Sosyalizm Sovyetleri dünyanın en büyük ve güçlü ülkesi yapmış. Çok çalışmışlar, çok biriktirmişler, dünyada öncü olmuşlar. Bu kadar büyük bir coğrafya ve çok çeşitli Milliyet ve dinden oluşan insanları bir arada tutmak büyük başarı. Ayrıca ikinci dünya savaşında milyonlarca insanını kaybetmiş. Neredeyse her evden bir kişi ölmüş.
Tataristan’daki rehberimiz Müslümandı. Sovyet dönemindeki sistemi nasıl değerlendiriyorsunuz? ” Ben sonra doğdum, bilmiyorum”, Annen, baban ne diyorlar? “Onlar Sovyetler çok iyiydi, din de olsaydı, devam etseydi. ” Daha sonra konuşmanın devamında “Ben o zaman yaşasaydım, en çok diğer ülkeleri merak ederdim. ” diye açıkladı. Her şeyi ile kendine yeten, sanayi, tarım, bilimde zirveyi zorlamış bir ülke.
Sadece Eğitim alanındaki başarısı değişimi görmemize yeter. Çarlık dönemindeki yüzde üçlük okuma-yazma oranını yüzde yüz yapmıştır. Hatalarından dersler çıkarıp, Sosyalizmin ana yurdundan hayalleri emek, eşitlik, barış, insan ve doğa sevgisi olan dostlarıma sevgi ve selam gönderiyorum.
Yaşasın Devrim ve Sosyalizm.
29-Ağustos-2024
Sibirya bölgesinde 160 dil konuşuluyor. Ortak anlaştıkları dil Rusça. İpek yolu olduğunu biliyoruz. İpek yolu bölgede Kürk yolu olarak da bilinir.
Bölgenin yaşam oluşumundan itibaren evler ahşaptan yapılmıştır.
Yakutistan’ın dinî Tengri inancıdır.
İrkutsk, İpek yolunun ortasında yer alır.
3.İskender döneminde kurulan Sibirya treni sayesinde doğu’yu kontrol altına almıştır.
Günümüzde karayolu ile Moskova’dan Moğolistan’a gitmek mümkün.
Rusya güvenli bir ülke. Hırsızlık yok. Dilenci yoktur.
30-Ağustos-2024
İrkutsk, Şehir merkezinde açık ve kapalı pazar yeri. Kırk beş dakika serbest zaman. Hediye almak isteyen, meyvelerin tadına bakmak isteyenlere. Pazarın içinde tuvalet on beş ruble. Çok fazla Müslüman olsa da tuvaletlerde taharet musluğu yok.
30-Ağustos-2024
Rusya dan ayrılıyoruz. İnternetim burada bitiyor. İçeri geçiyorum. İnternet olursa fotoğraf paylaşırım.
Bu gün Baykal gülünün Angara nehrine aktığı yerde 30 Ağustos Zafer Bayramını kutladık.
30-Ağustos-2024
İrkutsk havaalanından son fotoğraflar. Gece yarısı Moğolistan’a gireceğiz. Ulanbatur da otelimize yerleşeceğiz. Altı gece bu ülkede kalacağız.
Bu gün Baykal gölünün Angara nehrine çıktığı yerde 30 Ağustos Zafer Bayramını kutladık. Yabancı ülkede bayrak açmak ve milli marş söylemek yasak. Yanımızda bayrağımız yoktu. İstiklal marşını grup olarak söyledik. Milli mücadeleyi saygı ile andık. Videoyu paylaşmaya çalışacağım. İnternet çok yavaş yükleyemiyorum. Okuyan arkadaşlar haber değeri görürse paylaşabilir.
Zelve Tur’un organizasyonu ile on bir kişiydik.
Her şehirde şoförümüz ve yerel rehberimiz değişti.
İskturts da şoförümüz İgor, rehberimiz Mari çok emek harcadılar, güzel yerler gezdirdiler. Yerel pazarlar, yerel tatlar, tarih, güzel sanatlar, müzeler, orman, göl, ayak basmadık yer bırakmadık. Rusya’nın doğusundan, Sibirya’nın ortasından, daha doğuya ve güneye gidiyoruz. Bu gece Moğolistan’dayız.
30-Ağustos-2024
Gece 04:15 de odamızdaydık. Beş saatlik uykudan sonra sabah 10 da kahvaltıda buluştuk.
Az sonra Ulanbatur gazimize başlayacağız. Gece bizi şoför karşıladı. Yerel rehberimiz ile bu gün tanışacağız.
31-Ağustos-2024
Sabah aracımızla otelden ayrıldık. Rehberimiz Mogi ile tanıştık. Ulanbatur şehrinin Arap saçı trafiğine girdik. Üç buçuk milyonluk Moğolistan’ın bir milyon altı yüz bini burada yaşıyor.
Moğolistan Türkiye’nin iki katı topraklara sahip.
Havalimanın ismi Cengiz Han.
İlk gideceğimiz yer Moğolistan, Sovyetler dostluk anıtı. Yüksek tepeye yapılmış. Şehri kuşbakışı seyredebilirsin. Asansörle iki yüz metre altına çıktık. Merdivenlerde bakım var. Şehrin her yerinde restorasyon var. İki gün sonra Putin gelecek. Korucuları ön incelemeler için gelmişler. Yoğun trafiğin yanında Putin hazırlıkları iyice kördüğüm olmasını sağlıyor.
Sonrası kaşmir fabrika satış mağazasına uğradık. Arkadaşlar alışveriş yaparken, bir arkadaşın trenden inerken incittiği bacağı için hastaneye uğradık. Temiz güzel bir hastane, yoğunluk yok. Doktor muayenesi yirmi dolar. İlaçlar on beş dolar tuttu. Sonrası yemek yiyeceğimiz lokantanın yolunu tuttuk. Fotoğraflarda yuvarlak masa etrafında buluştuk. Her şehirden, meslekten gezi akrabaları. Yanımda Monşer kızı Günseli abla oturuyor. Ona sürekli takılıyorum. Monşer kızı ve köylü İhsan Çoban’ın oğlu Duran yan yana oturuyoruz. Diyorum abla bir yanlışlık var. O diyor seni İstanbul’a mutlaka bekliyorum. On altı saatlik tren yolculuğumuzda her şeyi anlatmaya zaman yetmiyor.
Moğolistan, dünyada ki kaşmirin yarısını üretiyor. Özellikle hanımlar kaşmir mağazalarına hücum ettiler. Adanalı Mehmet abi ile kısa bir turdan sonra kendimizi otelin barında bulduk. Birer bira ve votka memleket meselelerini halletmemize yetti. Sabah hareket saati yedi otuz. Hadi biraz uyuyalım. Yarın steplere çıkacağız. Bir Moğol çadırına konuk oluruz. Ulanbatur’un Türkçe anlamı Kızıl Kahramandır.
31-Ağustos-2024
Ulanbatur ( Kızıl Kahraman) şehrini gezmeye devam ediyoruz.
Sabah yedi buçukta otelden ayrıldık. Moğolların göçebe hayatını tanımak için iki saatlik bir yolculuk sonunda Moğol kampına vardık. Bir ailenin misafiri olduk. Çadır hayatı ile ilgili yaşam hikayelerini gösterilerle anlattılar. Öğle yemeğini çadırda yedik. Üç erkek bir çadırı bir saat içinde söküp yola koyuluyor. Kadın erkek ayrımı yok, herkesin yapacağı görev belli. Hayvanlarını besleyeceği başka bir alana kuruyorlar. Gözünün gördüğü her yer bozkır, otlak. Şimdilerde yarı yerleşik hayata geçmişler.
Tam göçer olanlar Ren geyiği yetiştirenlermiş. Türkler yaparmış. Onları görmek istersek, arabadan indikten sonra at sırtında yüz kilometre gitmek gerekiyormuş. O kadar yolu at sırtında gidemeyeceğimiz için en uygunu bu kamp oldu.
Moğol kampında iki üç saat kaldık. Tekrar şehre döndük. Sanat galerisi gezdik. Sonra tiyatroya gittik. Müzikal bir gösteri izledik.
Akşam yemeği saati geldi. Öğle yemeğinde Moğol çadırında çok et yendiği için acıkmadık. Çorba içelim fikri ağır bastı.
Çin lokantasına gittik. Herkese bir tencere ve masaya malzemeler geldi. Domates yada mantar çorbası seçenekleri ile başladık çorbamızı pişirmeye. Ondan koy şundan koy, başladık malzemelerle kavga etmeye. Sonunda herkes kendi çorbasını pişirdi. Oyun oynar gibi zaman geçti. Çorbamızı içtik. İlk tecrübeye göre bayağı başarılı olduk. Birbirimize kopya verdik, durumu kolaylaştırdık. Bir oda da yuvarlak, dönen, masanın etrafında oturduk. Garsonlar servisi yapıp bırakıp gittiler, bizi tencere lerimizle başbaşa bıraktılar. Masada zil düğmesi var. Basıp çağırabilirsin. Buna ihtiyaç duymadık, yemek bitene kadar. Otele yürüyerek döndük.
Trafik çok kötü, raylı sistem yok. Şehrin içinde dört termik santral kömürle çalışıyor. Kışın hava kirliliği çok olurmuş.
Ülke topraklarını dört de biri çöl. Gobi çölü Moğolistan da.
Fakir ama güleç halkı var. Rusya, Amerika, Çin arasında dengede kalmaya çalışıyor.
Orhun nehri Moğolistan’ı geçerek Baykal’a dökülür. İlk Türk devleti olarak kabul edilen Göktürk devletin başkenti bu nehir üzerinde kurulmuştur. Bilge vezir Tonyukuk abidesini gördük. Göktürk alfabesi ile yazılmış ilk Türk yazıları.
Moğolistan da halkın çoğunluğu, Budizm’e inanıyor. Tengri inancı var. Gençlikte deist, ateist inançları artıyor.
Toplu taşıma otobüsle yapılıyor. Dolmuş yok, taksi az. Japon arabaları çok. Arabaların direksiyonları sağda ve solda olanlar var, karışık. Belki de trafiği zorlaştıran bir durum olabilir.
1-Eylül-2024