TEHDİT’in AKP’ye MALİYETİ;
Her acı bir yürekte,
Büyümekte kendi içinde;
Ve ferman,
Namluda sürülen bir kurşun misali
Öfkeden, kine;
Kinden daha büyük öfkelere…
Düşünülmeden ekilen fitne tohumu;
Faydası kime…
İhanetin feriştahından çıkar uman;
Gözü dönmüş hayın,
Pusuda…
Putunu
İnsanoğlu kendi yapar;
Döner yine kendi tapar!..
Önce efendi yaratır kendisine;
Dilsiz olur;
İtaatkar!
Kör olur;
Kanaatkar!.. Sığır kesilr;..
Yarattığı efendisine…
M.Halil ARIK
Mecliste Can Atalay’ın milletvekilinin Anayasa mahkemesi kararı gereğince yeniden okutulup, milletvekilliğinin onaylanması görüşmeleri MHP tarafından AKP ve tek adamın test edilmesi şovuna dönüstürülmüstür.
MHP Meclis toplantısına katılmayarak, Tuğrul Türkeş, Abdülkadir Selvi, Bülent Arınç ve AKP içindeki birçok milletvekilinin Can Atalay konusundaki düşüncelerinin tek adamda yarattığı kafa karışıklığını, Meclis oylamalarına katılmayarak test etme girişiminin arka planında Cumhur ittifakını bozma tehditi, tek adamın iktidarı kaybetme korkusuna dönüşmüş ve Siyasi tetikçiliğini Devlet Bahçeli’nin yaptığı, Barbarca Ahmet Şık’a yapılan ve meclisin Meclis koruma amiri Alpay Özalan tarafından yapılan saldırıyla kana bulandıgı bu menfur ve önceden planlamış saldırı girişimi halk iradesinin ve Anayasa tanımazlığın ulaştığı son nokta olarak, artık Anayasanın yok hükmünde olduğunun ve halk iradesinin gasp edildiğinin çok açık bir göstergesi olarak Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir sayfa olarak kaydedilmiştir.
İktidarı kaybetme korkusunun Yarattığı travma tek adamın, yandaşlarının ve Yarattığı oligarklarının korkulu rüyası olurken, hukuku ve adaleti yok etme parasına iktidarda kalmak daha nereye kadar!?..
Açlık sınırının altında inim inim inleyen emekçiler, emekliler, ürününü satamayıp iflas eden traktörleriyle ülkemizin her yanında yollara dökülen çiftçiler, üniversite eğitimini parasızlıktan terk etmek zorunda kalan 900 bine yakın öğrenci, 1.5 milyonun üzerinde okula gidemeyen yoksul aile çocukları, geniş tanımlı işsizliğin 11.5 milyona ulaştığı işsizler ordusu, geleceğini başka ülkelerde arayan milyonlarca genç, doktor ve umutsuz insanlar varken; Diğer yandan bir Ortadoğu ülkesi Yarattığınız, Vize muafiyeti ve yolgeçen hanına çevirerek ipini koparanın ülkemize geldiği milyonlarca mültecinin ve daha ötesi kafanızın arkasında demografik yapımızı bozarak ümmet toplumu yaratma ve onlar aracılığıyla hep iktidarda kalma projeleriniz,…
Bütün bunlar olurken siyasette yumuşama! Son Meclis toplantısından sonra rafa kalkmıştır.
Ana muhalefet ve diğer iktidar karşıtı siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri, sendikalar, Meslek örgütleri özgürlük ve demokrasi aşığı sivil inisiyatifler “Birleşik halk muhalefetini, armudun sapı, üzümün çöpü demeden, eski sol! hastalıklardan kurtularak birleşmenin zamanı gelmedi mi?..
“Demokratik halk iktidarı ” için Birleşik halk muhalefeti meydanlara inmek ve erken seçim için bastırmak zorundadır.
Halk Hükumet istifa sloganlarıyla meydanları, yolları sokakları inletirken, muhalif partiler, işçi sınıfı sendikaları bu neyin suskunluğudur.
Kurtuluş yok tek başına,
Ya hep beraber mücadele ya da faşist diktatörlüğe teslimiyet!…
Ercan Çınarlı/ Disk Emekli Sen MYK üyesi ve Dış ilişkiler Sekreteri